Efendim ellerinizden öpüyorum. Sağlığınız için dua ediyorum. Deniz konusunda bir şeyler söylemek istiyorum. Ailemin zengin ve sosyete olduğunu daha önce yazmıştım buraya. Bizim deniz kıyısında yazlık evimiz var. Ben kendimi bildim bileli her yaz 3 ay boyunca oraya gittik. Yalnız son 7 8 senedir ben oraya gitmiyorum. Ben kaba bir hesapla belki 1500 defa denize girmişimdir. Denize girme alışkanlığının sayısız zararını gördüm, yaşadım. Sağlıkla ilgili faydaları masallarına inanmayın. Bir gribe bir de bazı hassas insanlarda kollarda bacaklarda çıkan alerjik kızarıklık ve yaralara faydası var. Onları da 3 günde iyileşecekse 1 günde iyileştiriyor. Yani iyileşmeyi hızlandırır. Tedavisiz bir hastalığı iyileştirmez. Girmeyiverin denize ne olacak yani? Bunu aynı zamanda bir tıp adamı olarak da söylüyorum. Benim asıl önemli bulduğum konu denize girme alışkanlığı olan ailelerin çocuklarının ruh sağlığı açısından zarar görmesi. Ben erkek çocuklarından bahsedeceğim, mutlaka kızlar için de zararları vardır. Yazlık evimizde bir komşu teyze vardı. Annemle arkadaştılar. Oğluyla da ben arkadaştım. Güzel yemek piştiği zaman birbirimize götürürdük. Sonra o teyzeyi ben bir gün denizde mayoyla gördüm. Olmaz efendim, olmaz. Ben seni teyze gözüyle görüyorum. Niçin aklımı karıştırıyorsun. O sitede bazı akrabalarımızın da evleri vardı. Onların kızlarından kimisini abla, kimisini de kızkardeşim olarak görüyordum. Ama denizde onları bikiniyle görünce ruh sağlığım kötü etkileniyordu. E sen de bakma diyeceksiniz. Doğru fakat sen beni niçin o duruma düşürüyorsun? Ben erkek çocuğun ruhsal durumu açısından anlattım. Mutlaka kızlar için de sakıncaları vardır. Komşu teyzelerden ve akrabalardan bahsettim. Daha yabancı kadınlara sıra gelmedi. Aman efendim, aman. Ben 1500 defa denize girdim. Faydası olsaydı en iyi ben bilirdim. Tekrar ellerinizden öpüyorum. Sağlığınıza duacıyım. Galatasaray.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :