Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : İnsanı anlamak...
Gönderen : Sabri Babayla Sohbet
Tarih : 11/30/2022 9:18:13 AM


.
SABRİ BABA İLE İNSANI ANLAMAK KONULU BİR SOHBET

− Efendim, sizi ilk olarak bir televizyon konuşmanızı din­leyerek tanıdığımızda, insanların davranışlarını değerlendirirken olayların köklerine indiğinizi ve gerçek nedenlerine ulaşmaya çalıştığınızı farketmiştik. Başkaları, elindeki verilere göre bir kimseyi rahatça suçlu bulabilirken, siz öyle yapmıyor, onun yaşadığı olaylara bakarak davranışlarının arkasındaki nedenleri bulup çıkarmaya çalışıyordunuz. Meselâ şu anlamda bir şey söylemiştiniz bir konuşmanızda: “Acaba bir konuda suçladığı­mız bir kimsenin yaşadığı durumlarla biz de daha önce ha­yatımızda karşılaşmış olsak onunkinden daha başka bir tavır ortaya koyabilir miyiz? Hayatta kötü insan yoktur. Sadece içindeki güzellikleri ortaya çıkaramamış insan vardır. Çünkü istisnasız her insan içinde Muhammedî Nur taşır. Önemli olan onun içinde uyanmayı bekleyen güzellikleri harekete geçirebil­mek, ortaya çıkarabilmektir. Yoksa şu şöyleymiş, şu filân hatayı yapmış demekle bir yere varamayız...”

İnsanı anlamak konusunda sizde şimdi de çok büyük bir tecessüs olduğuna şahit oluyoruz. Her an olaylar ve insanlar üzerinde tahliller, gözlemler yapıyorsunuz. Size sorulan sorulara cevaplar verirken, soruda geçen her kelime ve sorunun soruluş üslûbu bile size pek çok şeyi daha baştan anlatıyor... Peki, biz neden insanları anlamaya çalışmalıyız? İnsanları anlamak ha­yatta başarıyı ve mutluluğu da getiriyor diyebilir miyiz?

Sabri Tandoğan Efendi Hz:

− Öyle yavrum. Acaba ben böyle çevremdeki insanları anlayacak şekilde hassas ve dikkâtli davranmasaydım, iş ha­yatımda, aile hayatımda bu kadar mutlu olabilir miydim? Bazı kimseler hatalı bir davranışını görünce, o kimseyi hemen dış­lamaya kalkışabiliyorlar. Ama eğer böyle yaparsak, o kimse nasıl tekâmül edecek, nasıl iyiye, güzele giden yolda ilerle­yecek. O nedenle biz kimseyi şöyledir, böyledir diye kesip atmayacağız. Bunu herkes yapabilir, ama biz o kimseleri de anlamaya çalışacağız, eğer bir gayretleri varsa, onlara iyinin, doğrunun yolunu göstermeye çalışacağız.

Hz. Hatice Annemizin Peygamber Efendimize ilk vahiy gel­diğinde, O’nun heyecanını yatıştırması ve O’nu rahatlatması olayı var meselâ. Bu şekilde İslâm’a çok büyük hizmet etmiştir Hz. Hatice Annemiz. Belki o anda “Hiç olur mu böyle şey, yorgunsundur, Sana öyle gelmiştir” deseydi, bir daha vahiy gel­meyebilirdi. Ama O, bir anne şefkâtiyle Peygamber Efendimizi sakinleştirdi, O’na ilk inanan kimse olmak şerefine erişti, O’na şahsiyeti ve yaşantısıyla Peygamberliği hakeden bir kimse olduğunu, bu nedenle anlattıklarının da Hak’tan olduğunu söy­ledi, O’nu rahatlattı.

− Genel olarak insanlar neden anlaşılmak isterler peki?

Sabri Tandoğan Efendi Hz:

− Çünkü bu mânevi tekâmülü hızlandırır, o kimsenin yolunu açar. Hayatta her şey tekâmül etmek ister. Meselâ, toprak ot yetiştirir. Sonra o otu bir inek yer, süte çevirir. Sonra o sütü bir insan içer. Böylece insana kadar ulaşır. İnsan da hazret-i insan olmaya çalışarak Hakk’a ulaşmak ister. Bu böyle bir zincir şeklinde devam eder.

− Bir insanı anlamaya çalışmakla ona büyük bir iyilik etmiş oluyoruz o zaman?

Sabri Tandoğan Efendi Hz:

− Aslında en büyük iyiliği kendimize etmiş oluruz. Bu da en güzel bir ibadettir. Resulullah Efendimiz, “En büyük ibadet, insanları sevmek ve onlara hizmet etmektir.” buyuruyor.

− İnsanları iyi anlayabilmenin ilk şartı nedir?

Sabri Tandoğan Efendi Hz:

− Bir insanı anlayabilmek için, her şeyden önce onu bütün varlığı ile dinlemek lâzımdır. İnsanlar genellikle karşılarındakine bazı şeyleri doğrudan söylemek istemezler de, dolaylı bir şekilde anlatırlar. İşte bütün mesele, bir insanı dinlerken sade onun söylediklerini değil, söyleyemediklerini de anlayabilmektir.

Bir arkadaşımın oğlu vardı. Ay gibi parlak bir çocuktu, iyi de bir işi vardı. Bir gün yeni evlendiği hanımı ile tanıştık, baktım, kara, kuru bir kız. Sonra bir gün merak ettim, çocuğa uygun bir üslûpla sordum, “Eşini seçerken kriterin ne oldu?” dedim. Dedi ki “Beni çok iyi dinliyordu. O nedenle hiç tereddüt etmedim.”

Sabri Tandoğan
Aziz Ruhlarına Fatihalarla.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]