Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :

Sayın Gülşen Hanım,

Aman yavrum, dikkatli olalım. Söylenen söz vücut bulur. Acaba o sevemiyorumun arkasında kendi nefsimiz olmasın. Aynaya bir baksak. Biz neyiz, kimiz. Sevebilmek, sevilebilmek için kendimizi yeteri kadar güzelleştirdik mi? Yunus gibi bir karıncaya ulu nazarla bakabiliyor muyuz? Saksımızda yeşil yaprakların arasında bize tebesssüm eden bir çiçeğin güzelliğini görebiliyor muyuz? Gökteki bulutlara hiç aşık olduk mu?

Necip Fazıl’ın, Nazım Hikmet’in, Yahya Kemal’in, Behçet Necatigil’in, Gülten Akın’ın bir şiiri bizi titretti mi? İçimizi ışıkla, renkle doldurdu mu? Beethoven’in 9. Senfonisini dinlerken göğsümüz aşkla doldu mu? “Allah’ım, Sen ne büyüksün, Sen ne yücesin” diye haykırdığımız oldu mu? Rambrandt’ın resimlerine bakarken ağladığımız oldu mu? Mimar Sinan’ın eserlerine bakarken kendimizden geçtik mi? Yeryüzündeki bir kum tanesinden gökyüzündeki samanyoluna kadar bütün varlığı Muhammedi bir aşkla kucakladık mı? İnsanlar arasında din, dil, cins, ırk ayrımı yapmadan hepsine kardeş gözüyle baktık mı? Bir Ayetin, bir Hadisin güzelliği bize sonsuzluğu duyurabildi mi? Bir secde anında sonsuzluğa kavuşmayı diledik mi? Bir köpeğin, bir kedinin güzelliği bize mutlulukların en güzelini yaşattı mı? Şimdi eğri oturalım, doğru konuşalım. Şu anda, şu cemiyette yaşayan öyle değerli, öyle güzel (yüzüne bakmaya kıyamayacağımız) hanımefendiler, beyefendiler var ki biz kendimizi ne sanıyoruz? Onların hepsini yok yok sanarak nereye varacağız? İnsanın güzelliğe yaklaşabilmesi için önce kendini güzelleştirmesi gerekir.

Kıymetli yavrum, eğer bugüne kadar sevemediysen şunu iyi bil ki kabahat sendedir. Sen kendini güzelleştirememişsin. Darılma, gücenme. Önce sen güzel bir insan ol, içini arıt, temizle. O zaman göreceksin ki karşına hayal bile edemeyeceğin muhteşem insanlar çıkacak. Bu dünya boş değil yavrum. Yeter ki biz onları görecek, hissedecek, anlayacak bir düzeye gelelim.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Aziz Ruhları Şad Olsun.