Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sevdiğimi demez isem sevgi derdi boğar beni.
Gönderen : Asaf
Tarih : 1/15/2017 6:20:48 PM


.



Çok Değerli Büyüğüm,





Öncelikle saygı ve selamlarımı sunarım.


"İnsanları (sevdiklerinizi) yüzlerine karşı övmeyiniz"





mealinde bir Hadisi Şerif var mıdır?





Çağımızda bir düşüncenin temsilcileri de , beğenilen, güzel huy ve davranışların insanların övülmesini tavsiye ediyor. Bu konuda böyle bir hadis varsa, Peygamber Efendimizin bu sözünün anlamını merak ediyorum. Hadis yok ise birbirine tezat teşkil eden konuda müsaadenizle görüşlerinizi öğrenmek istiyorum Efendim.





Sonsuz saygı ve sevgilerimle.





--------------------------------------------------------------------------------





Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :





Sayın Asaf Bey,





Değerli yavrum, Resulullah Efendimiz “Bir kimseyi sevdiğiniz zaman bunu kendisine söyleyiniz, zaman kaybetmeden söyleyiniz. Sonra söylerim diye ertelemek bize çok şey kaybettirebilir. Belki yarın bizim için veya onun için çok geç olabilir” mealinde bir Hadis-i Şerifi var. Bu Peygamberimizin görüşü. Buna paralel olarak Yunus Emre’nin










“Sevdiğimi demez isem





Sevgi derdi boğar beni”










mısraı var. Buna karşılık Shakespeare “Sevginizi söylemeyiniz, dile getirmeyiniz, o kalbinizde saklı kalsın” sözü var. Benim fikrimi soruyorsunuz, ben Peygamber Efendimiz gibi düşünüyorum. Bir insanın (kadın veya erkek) hayatında işteceği en güzel söz “Seni Seviyorum” sözüdür. Hayatta hiçbir şey bir insanı bu kadar mutlu edemez. Sevgi, hayatın en önemli olayıdır. Ben ondan daha önemli birşey düşünemiyorum. Değerli şair Gülten Akın,










“Bir büyük oyun kardaş yaşamak dediğin





Beni ya sevmeli, ya öldürmeli”










diyor. Bu görüşe tamamen katılıyorum. Eğer ben sevilmezsem, sayılmazsam, aranmazsam, hatırım sorulmazsa o zaman o yaşamanın ne anlamı kalır? Bu bir ıstırap, hatta bir işkence değil midir? Yalnız burada çok ince bir nokta var. Sevgimizi söylerken dürüst, samimi, iyiniyetli ifrat ve tefritten sakınan bir çizgide olmak gerekiyor. Bunu mübalağalı bir şekilde söylemek, ifrata gitmek, sevdiğimiz insana onun erişemeyeceği payeler vermek, onu bir nevi putlaştırmak hiç doğru değildir. Bu iki taraf için de zararlıdır. Karşı tarafın nefsaniyetini büyütmek, onu firavunlaştırmak o insana karşı yapılacak olan en büyük kötülük değil midir? Karşı tarafı hiç kusursuz gibi göstermek, onun zamanla ruh dengesini sarsmaz mı? İşte bu nedenlerle sevgimizi söylerken de çok dikkatli, çok saygılı, ölçülü, mesafeli olmak gerekir. Önemli olan iki taraf arasında başlayan bir sevgiyi gittikçe yükselen bir tempo içinde sonuna kadar götürebilmektir. Gerektiğinde karşı tarafın hatalarını, yanlışlarını söylememek önce o sevgiye ihanet olur. Bilmiyorum Asaf Bey, mesele açığa kavuştu mu? Sevgi çok hassas, çok ince işlenen bir nakış gibidir. Minicik bir hata kompozisyonu bozabilir. Rahmetli şair Necip Fazıl Kısakürek Bir Adam Yaratmak piyesinde “Kadınla erkek arasında öyle hassas bir cazibe muhiti var ki en olmayacak sebeplerle bir anda renk gibi uçar, duman gibi dağılır. Artık hçbir gayret ve fedakarlık onu geriye iade edemez” der.





Eğer anlaşılmayan, müphem kalan bir taraf varsa lütfen yazın, yine görüşelim.





Kıymetli maillerinizi bekler, selam, sevgi ve saygılarımı sunarım.





Sabri Tandoğan Efendi Hz.


Aziz Ruhları Şad Olsun.

 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]