.

Merhaba sevgili gönül dostlarım.

Efendi Hz. Sabri Babamla bir gün telefon görüşmesi yapmıştık. Nasılsın yavrum dedi? İyiyim Babacığım biraz evvel meleklerle sohbet ediyordum dedim. Yavrum rahmetli Rana gibi günlük yaz. Ama bir kelime olsun yaz dedi. Bu fakir de söz babacığım yazacağım dedim. Ben de senin yazacağına inanıyorum dedi. Canım babamın sözlerinin üzerinde bazen o kadar düşünüyorum ki hikmetlerini çözmeye çalışıyorum.

Dün günlüğümü yazıyordum. Kapımın zili çaldı. Açtığımda mahallemizin yetimi Zeycanla Emre. Zeycan ilkokul ikinci sınıfa gidiyor Emre üçüncü sınıfa gidiyor. KAPIYI AÇTIĞIMDA TEYZE KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN DEDİLER. Nasıl memnun oldum onlara hurma ikram ettim teşekkür ettim. Ramazan gireli bazı arkadaşlarıyla böyle ziyaret ediyorlar teyzelerini. nasıl seviniyorum... Bilemezsiniz gönderen Rabbime şükürler olsun. Hemen günlüğüme yazdım. RAMAZAN NEŞESİNİ TEYZELERİYLE PAYLAŞIYORLAR. VE ONLARA KISA DA OLSA RAMAZAN AYININ GÜZELLİKLERİNİ ANLATIYORUM. Akşamleyin günün muhasebesini yapıyordum bugün kimlerle karşılaştım nelere şahit oldum diye. İşte Rahmetli Sabri babamın kelamını hatırladım. KİM DEMİŞ ÇOCUK KÜÇÜK BİR ŞEYDİR. ÇOCUK BÜYÜK BİR ŞEYDİR. Onlar o yaşlarda bile yaklaşmayı biliyor bahaneyle kapıyı çalıyor artı kazanıyorlar. Teyzelerine de örnek oluyorlar küçük kahramanlarım. Yaklaşmak ne kadar güzel bu bir mahallemizin günahsız çocukları olabilir bir sevgiyle saçını okşanmasını isteyen bir annemiz olabilir. Bir genç kızımız olabilir. Apartmanımıza yeni taşınan yeni evli genç kardeşlerimiz olabilir. Onlara sımsıcak bir merhabayla hoş geldiniz. Bir ihtiyacınız oldu mu gece de olsa kapıyı çalabilirsiniz dediğimizde o gençler sanki hep o apartmanda oturuyormuş gibi oluyorlar.

Sabri Babam yavrum artı kazanın elinizden geldiği kadar derdi. Bu büyük bu küçük demeyin her an yaklaşımımız müspet olsun derdi. Canım babamız bizlere ne güzel ilimler ihsan etti. Küçük şeylerle ta bu dünyada gönlümüzü cennete çevirmeyi öğretti. Her yeni gün idrakimiz açılıyor. Belki iki kelime bir sözle bizim hayatımızın baharında nasıl bir hayat yaşamamızı nasıl iyi bir misafir olmamızı belirtmiş. Ne kadar düşünür tefekkür edersek çorap söküğü gibi geliyor uçları. Ne kadar yakaladık ne kadar yaşantımıza geçirdik, o kadar da mutluluğumuz artıyor çok şükür. Hayatta en güzel ne diye sorsalar bu fakire yaklaşmak paylaşmak derdim. Sıkıntılar paylaşınca azalıyor sevinçler paylaşınca çok oluyor. Efendi Hz. Sabri Babamı genç yaşta karşımıza çıkaran Rabbime teşekkür ediyorum. Telefonlarda bile nasıl yaşamamızı neler yapmamızı aşıladı. Şimdi şimdi filiz yapıyor attığı tohumlar yaşadıkça bir şeyleri yeni yeni fark ediyoruz. Yeni yeni öğrenmeye çalışıyoruz. Düşünmek idrak etmek tefekkür etmek, fark etmek çok güzel. Düşünebilmemiz içinde kalbimiz kafamız sükünet istiyor. Onu fark etmeye başladım yeni yeni. Kalp sükünete kavuştumu düşünmeye başlıyor. Yoksa olmuyor. Düşünüyorum demekle düşünülmüyor. DÜŞÜNEBİLMEMİZ İDRAK ETMEMİZ İÇİN KAFAMIZIN İÇİNDE KAVGALARIN BİTMESİ LAZIM. Olduydu olmadıydılardan kaçınmamız lazım. Kendi adıma söylüyorum kendimde yeni farkına varıyorum bazı şeylerin... Dilimiz malayani şeylerden uzak kaldığında kalbimiz oldu olmadılardan uzak kaldı mı sükünet başlıyor. O zaman ince ince düşünüyoruz. Ne kadar sabrettiysek ne kadar şükrettiysek ne kadar kanaat ettiysek o kadar da idrak geliyor. İdrak ta gelecek yerleri biliyor. Yoksa olmuyor bu hayat sahnesinde ne kadar daha iyiye daha güzele daha müsbete oynuyorsak o kadar da başarılı olacağız.

ALLAHIN İZNİYLE İNŞALLAH RABBİM DOĞRU ADIMLAR ATMAMIZI NASİP ETSİN. CÜMLEMİZİDE BİZLERİ DE. Bu güzel Ramazan neşemizin de idrakına vararak dolu dolu yaşamamızı nasip ediversin canım Allah’ım. Yılın her yeni günü kandil gibi Ramazan gibi geçmesini de nasip etsin. Biz niyet edelim ameller niyete göre olduğuna göre. İsteklerimizde kabul olur vermeyeceği şeyi Rabbim istetmez.

EFENDİ HZ. SABRİ BABAMA YAKINLARINA SELAM OLSUN RESULÜME KOMŞU OLSUN AMİN.