Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sayın "Nisan"dan aldığımız sunum
Gönderen : "Nisan"
Tarih : 5/15/2015 11:41:20 AM


 Sevgili hocam öncelikle size sevgi ve saygılarımı sunuyor afiyetler diliyorum.Bu mübarek cuma akşamında yüce Allah tan af ve afiyetler diliyor Mİraç kandilinizi tebrik ediyorum.


Hocam Dua nın ne kadar güzel ve etkili bir silah olduğunu yüce rabbim bize unutturmasın ve her daim Allah ımızla melekleriyle peygamberimizle SAV olabilmeyi bütün inanan kardeşlerimize nasip etsiin. Hocam bu gün dua konusunu düşündüm Ben çevremde hasta ,yaşlı ve yardıma ihtiyaç duyan kimseleri kaçırmamaya çalışıyorum. Onlardan alacağım duaların faydasına çok inanıyorum. Mademki herşey pozitif enerjiyle güzelleşiyor o zaman bu dualar da bize öyle güzel enerjiler olarak geliyorki ruhumuz daha da çok iyilikler Güzellikler yapmak için güç buluyor .Bunları Allah rızası için sürekli yapabilmek beni bu dünya da her şeyden daha mutlu ediyor. Bu vesileyle yaklaşan kandil gecemizi en güzel dualar ve ibadetlerle Geçirmeyi Allah hepimize nasip etsin güzel ülkemizde her işin başına Allah rızası için çalışan ehil insanlar gelsin ve Allah o güzel insanların yar ve yardımcısı olsun diyor saygıyla ,hürmetle ellerinizden öpüyor ve dua nın gücüyle ilgili güzel bir hikayeyi paylaşmak istiyorum. Sizi çok seven Nİsan


Pakistanlı Dr. İşân Hüseyni yaptığı büyük hizmetlerden dolayı ödül almak için uluslararası bir konferansa gidiyordu. Uçağa bindi. Ancak havada bir arıza olmuş ve yıldırım çarpması sonucu uçak en yakın havaalanına inmek zorunda kalmıştı. Bir sonraki uçak 16 saat sonra kalkacaktı. Sinirlendi ve "O toplantıya muhakkak yetişmem lazım. 16 saat bekleyemem" diye bağırdı. Görevliler gideceği şehrin 6 saat uzaklıkta olduğunu ve isterse araba kiralayarak gidebileceğini söylediler. Acele yola çıktı ama aksilik bu sefer de yolda şiddetli yağmurdan göz gözü görmez olmuş ve selden dolayı araç gidemez olmuştu. Yol kenarında eski bir evin kapısını çalıp hızla içeri girdi. Yaşlı bir kadın içeride oturuyordu. Süratle ona "Telefonu verir misin telefon etmem lazım" dediğinde kadın tebessüm ederek dedi ki: "Görmüyor musun evladım ne telefonu. Burada ne telefon ne de elektrik var. Geç az dinlen, yemek ye, çay iç sonra düşünürsün bu işleri" Adam çaresiz az ısınarak yemek yedi ve çayını yudumlarken yaşlı kadın namaz kılıp uzun uzun dualar etti. Dikkatle baktığında kadının bir beşiği salladığını ve beşikte çok küçük bir bebeğin hareketsiz durduğunu gördü. "Kimin bu bebek anacığım? Hayırdır bu kadar uzun ağlayarak dua ettin" Yaşlı kadın: "Hem annesi hem de babasından yetim olan torunumdur. Ağır hastalığı var. Bölgedeki hiçbir doktor çaresini bulamadı. İşan Hüseyni adlı bir doktor var. Çaresi ondadır dediler. Ancak çok uzakta olduğundan birkaç gündür Allah'a dua ediyorum ki Allah bu bebeğin işini kolaylaştırsın. - Doktor Hüseyni ağlayarak dedi ki "Kalk anacığım. Allah senin duanı kabul etti. Senin duan yıldırımlar çaktırıp uçağı yere indirdi. Seller akıttı ve sonunda beni size ulaştırdı. Dr. İşan Hüseyni benim.


 Allahın kullarına böylece isteğini ulaştıracağına kalpten iman ettim.


Bütün yollar kapanınca yeri göğü yaratana sığın. Onun iltiması dua...

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]