Çok değerli büyüğüm Sabri bey.
Bir önceki mailimde bana ve aileme kattığınız katkılardan bahsettim ve buna istinaden değişik konularda paylaşımlarda bulunmayı düşündüğümü söylemiştim.
Kitaplarınızda Allah aşkına ulaştıran yolu çizerken ilk aşama, insanın eşya ile olan ilişkilerini güzelleştirmesidir. Eşya denince insanların aklına çevresinde gördüğü masa, sandalye, elbiseleri... geliyor. Eşya ile ilişkilerin düzenlenmesi ne demek? Onu eşya olarak değil, Allah’ın bir tecellisi olarak görmek demek. Ben bazen bulaşık yıkarken onu Allah’ın elini tutuyormuş gibi tutarım.(cilt vııı)sözünüz bende bir şeyler uyandırdı ve çok düşündüm.
Bir gün bir kitapta bunu daha iyi algılama ve anlama fırsatını yakaladım müsaadenizle aydınlatıcı bir misali paylaşmak istiyorum. İçi çay dolu bir bardak göz önüne alalım.Söz konusu olan bardak görünen bir kaptır.Bundan dolayı da Allah'ın (1) Zahir ismine muzaftır.
Bunu meydana getiren tasarımcılar ile işçileri ile ortalıkta görünmediklerinden,bu bardağın görüntüsü yani zahiri onları örtmektedir;dolayısıyla berdakta tecelli ettiği fehm ve idrak edilmesi gereken isimlerden biride (2) Settar olmaktadır.
Bardağın şeklini tasarımcı tasarlarken onu (3) Musavvir tahrik etmekte,
bu bardağı ince bir hesapla vücuda getirirken tasarımcının muharriki de (4) Muhsi ismi olmaktadır.
Bardağın şekli estetik güzel bir şekil olduğu içinde buna damga vuran ise (5) Bedi ismi şerifi olmaktadır.
Öte yandan bardağın hammaddelerinin bir araya toplanıp da camının oluşmasında Allah'ın (6) Cami (bir araya toplayıcı) esmasının tecellisi idrak edilmelidir.Bu bardağın camının içindeki maddelerin kimyasal bileşimi ise bardağın (7) Batın'ını oluşturmaktadır.
Bu bardağın üretimi sabırla gerçekleşir; bundan dolayı bu bardakta (8) Sabur ismi tecelli etmektedir.
Bu bardak Allah'ın Ezel'deki hükmüne uygun olarak vücud bulmuş olduğundan (9) Cebbar,(10) Halik,(11) Mübdi ve (12) Muksit isimlerininde bir tecelligahıdır.
Bardağın üretimi bir ilme ve onu teşkil eden unsurlar arasındaki dengeye dayandığından (13) Alim ve (14) Adl esmaları da tecelli etmektedir.
Bardak içinde hız ettiği çay dolayısıyla (15)Hafız isminin ve bunu içene rızık olması dolayısıyla (16) Rezzak isminin mazharıdır.
Bardak ve muhtevası aksettirdikleri ışıltı dolayısıyla (17) Nur isminin tecelligahı olup bardak mekanik direnciyle de (18) Kavi'nin mazharıdır. İçinde taşıdığı su ,çay ve benzerleri dolayısıyla bardağın hayrıda faydasıda çoktur;bunun içinde (19) Berr ve (20) Nafi isimlerine muzaftır.
Çay yeşil bir ot iken kurutularak tabiatı değişir.Bu değişiklik (21) Mümit isminin hürmetine vuku bulur.
Çayın hazımsızlık gibi bir maraza şifa vermesi (22) Muhyi ve(23) Şafi isimlerinin hürmetinedir.
Bardaktaki su için Kur'an da;'' Ve cealna minel mai külli şey'in hayy'' denildiğine göre, bu münasebetle (24) Hayy ism-i şerifinin etkisi anlaşılmaktadır.
Bardakta kırılırda birinin elini keserse tecelli eden (25)Kahhar 'dır. Görüyorsunuz; fehameti ve idraki olana, bardak, batınından ne çok haber vermektedir;böylece onun (26) Habir isminin tecelligahı olduğu anlaşılıyor.
Ah yani! Bir bardaktan bunca hikmet sudur ediyorsa ,bunu altında yatan Allah'ın(27) Hakim ismi şerifidir .
Bunca esarın idrak edilmesi ise (28) Beşir isminin hürmetindendir.
Ayrıca bütün bu tecellileri hakkında bizleri irşad etmiş olması da Cenab-ı Hakk'ın (29) Raşid isminin hürmetinedir.
Görüyorsunuz bir basit bardak aracılığıyla bizlere nasıl bir ilim lütfedilmektedir. Bu lütufdan dolayı bardak(30) Latif isminin de mazharıdır.
Hiç beklemediğniz halde bize verilmiş olan bu biligler ise Allah'ın (31)Rahman,(32)Rahim,(33)Vehhab isimlerinin asarıdır.
Görüldüğü gibi sıvı çay dolu bir tek bardağın bile, çok fazla araştırmadan, Allah'ın 33 esmasının teccelligahı olduğunu idrak etmiş oluyoruz.
Cenab-ı peygamberin '' Allah'ım benim eşya hakkındaki ilmimi arttır.'' dediği gibi cümlemizin idrakini artırması temennisiyle.
Çok değerli büyüğüm ellerinizden öper,saygılarımı arz ederim.